Blog

Ufak Bir Nefes...

18 Haziran 2019

“Çok uzun bir zamandır böylesine rahat hissetmemişti kendisini böylesine huzurlu olmamıştı uyandığında. Gözlerini açtığı andan itibaren neyin değiştiğini bilmiyordu bildiği şey kendisinde bir şeylerin her zaman olduğundan daha farklı olduğuydu. -Boydan boya camlarla kaplı bir odanın kapısının muhteşem bir sahile açılması sonucunda sıcacık kum tanelerini hissetmek- Sanki bunu yaşıyormuşçasına mutluluk kaplıydı her yanı. Oysa birazdan her sabah yaptığı şeyleri yapacaktı, bir önceki gece de her zaman yaptıklarını yapmıştı. Nedendi peki bu coşku? Sonra birden hatırladı.

Aylardır kendisini ne kadar baskı altında tuttuğunu fark etti. Mecburiyetlerini düşündü, aslında mecbur olduğunun farkında olmadığı mecburiyetlerini. Neden yaptığını bile unuttuğu mecburiyetlerini. Hayatının bir şeridini gözlerinin önünden geçirdi. Hepimizin yok muydu mecburiyetleri? Mecburiyet olduğunu bile unuttuğu mecburiyetleri...

Bir süre kendisini serbest bırakmasının faydalı olacağını düşündü mecburiyetlerinden sıyrılmayı. Tabii sadece farkında olduklarından peki ya farkında olmadıklarını ne yapacaktı.Bunu düşündü huzurun yerini tedirginliğe kaptıracaktı ki sabahki huzuruna aracılık eden hayalini kurdu. -Boydan boya camlarla kaplı bir odanın kapısının muhteşem bir sahile açılması sonucunda sıcacık kum tanelerini hissetmek- Huzurunu tekrar yakalayabileceği eşsiz bir şey keşfetmişti artık. Zaman zaman bunu yapmalıydı. Çünkü biliyordu, iyi gelecekti..

Sevgilerle..

Klinik Psikolog Rana FIRAT

Yorum Bırak